Tutku, Macera, Özgürlük: HARLEY DAVIDSON

TUTKU,
MACERA,
ÖZGÜRLÜK


1.Dünya Savaşı�na kadar bir gezi ve eğlence aracı olarak kullanılan Harley, 1970�li yıllarda ABD�de Vietnam�dan dönen gençler için bir eğlence aracı olarak yaygınlaşıyor. Moral çöküntüsünü, ekonomik bozulmayı ortadan kaldırması ve ucuz bir araç olması nedeniyle devlet tarafından destekleniyor. Bu amaçla yavaş yavaş motosiklet grupları kurulmaya başlandı. Daha sonra işin içine çeteleşme, uyuşturucu ve illegal örgütlenmeler girince, Harley olumsuz bir imaj yükleniyor. Bundan firma da zarar görüyor. Bu gruplar yavaş yavaş halk tarafından dışlanıyor.

Gerçek Harley sevenler de motorundan ayrılamıyor. 1983�de Harleyciler Harley Sahipleri Grubu�nu kurarak bütün dünyaya bu şekilde yayılıyor. 49 tane bölge kulübünde 60 bin civarında üye oluyor. Uluslararası grup olduğu 1991�de, üye sayısı 150 binlere çıkıyor. Harley�in farklılığı bir grup olması ve tüketicilerini bir araya getirmesi. Şu anda 900 bin grup üyesi var.

Harley�in Türkiye�ye girişi 1995-96�lı yıllarda Efsane Motor�un Başkanı Ferruh Tanay öncülüğünde oldu. Bundan önce 30-40 kadar motor getirilmiş ve bir grup oluşturulmuş ama başarı sağlanamamış. Bir Harley kullanıcısı olan Harley Sahipleri Grubu (HOG) Başkanı Orhan Gezgin�den konu hakkında bilgi aldık. Gezgin, Harley�in bir tutku mu yoksa bir marka mı olduğu konusuna, markadan çok bir tutku olarak açıklık getiriyor. Bir Harleycinin özgür olduğu kadar sorumlu ve saygılı olması gerektiğinin altını çizen Gezgin, motosiklet kullanmak için mutlaka eğitim almak gerektiğini belirtiyor.

Harley�in farklılığını bir grup olması ve tüketicilerini bir araya getirmesi olarak değerlendiren Gezgin, �Fabrikası kapandığında kullanıcısı üzülecek olan tek marka ve ürün bu� diyor. Harley�in aile yaşantısı içinde yeri olması gerektiğini dile getiren Gezgin, Harleycileri bir marka tutkunu olarak görmüyor.
Harley motosikleti sizce neden bir efsane?

Motorlu bisiklet yapma prensibinden hareket ederek yapılan bu icada saygı duymak lazım. Benim açımdan çok güzel bir şey keşfetmişler. 1903�ten bu yana kalite çizgisinden hiçbir ödün verilmemiş. Sağlamlığı, görüntüsü, dizaynı, kendine özgü sesi başka hiçbir motorda yok.
�Harley sadece bir motosiklet değildir� deniyor websitenizde. Harley sadece bir motosiklet değilse, başka nedir?

Biz motosiklet olarak kabul etmiyoruz, Harley diyoruz. Kendine has özellikleri var. Diğer motorlarda olmayan çok dengeli bir makina. Ağırlık merkezi farklı, motor düzeni tamamen farklı mekanik anlamda. Bindiğim motorun çalıştığını sesiyle, titreşimiyle hissetmem lazım. Bazıları titreşimden rahatsız oluyor. Harleyciyi tarif ederken motorun özellikleri de sizi tarif ediyor.

Harleycilik bir marka tutkunluğu mu?

Ne kendimi ne Harleycileri bir marka tutkunu olarak görmüyorum. Bir ürünü seversiniz ve gidip onu alırsınız. Bence Harley böyle bir şey. Harleyci olarak tarif ettiğimiz kişi onu bir marka olduğu için değil, ürüne olan bağlılığından aldığını düşünmek lazım. Kullandığınız makineyle özdeşleşiyorsunuz.

Neden Harley tercih ediliyor?

Ondan vazgeçemiyorsunuz. Havanın güzel olması ve Harley ile işinize gitmeniz size artı bir değer katıyor. Onun üstünde olmak, gidebildiğiniz kadar yol gitmek ve mümkün olduğu kadar da güzel yollardan, güzel manzaralardan gitmek bambaşka birşey.
Harley motosiklete binmek nasıl bir duygu?

Bir kere etrafınızı çevreleyen bir kafes yok. Sanki sizi alıp olayın içine götüren bir makine bu. Kullanmaktan keyif aldığınız, herşeyiyle sevdiğiniz bir özellikte. Giderken o özgürlüğü rüzgarıyla hissediyorsunuz. Doğanın içindeki çeşitli kokuları anında yoğun olarak alıyorsunuz. Bu bir çiçek kokusu olabilir, fırından yeni çıkmış taze ekmek kokusu olabilir.

Türkiye�de aileyle bütünleşen imajı çok yok gibi. İşin içinde biraz serserilik mi var?

Serseriliğin davranışı yok, sadece görüntüsü var. HOG aile yaşantısına önem veriyor. Belli bir aile yaşantısı içinde Harley�in olması gerektiğine inanıyoruz. Aile yapısına sahip biri, buna binmek istediği halde ben buna binmeyeyim yakışmaz mantığını aşmaya çalışıyoruz. Son dönemde, 2000�li yıllarda bunun bir aile yaşantısının bir parçası haline gelmeye başladı.

Siz motoru kullanmaya başladığınızda hayatınızda ne değişti?

Ben motoru aldıktan sonra bir yaşam felsefesi haline getirdim. Motorun üstündeyken hata yaptığınızda cezasını çok kötü bir şekilde ödüyorsunuz. Motoru kullanmaya başladıktan sonra kalp kırmama konusunda çok daha dikkatli olmaya başladım. Düzgün ve planlı olmak zorundasınız. Daha hesaplı olmak durumundasınız. Harley�e binebilmek için gelirinizi giderinizi ayarlamak durumundasınız ki o yaşantınızı sürdürebilesiniz.

Harley almak isteyen serüven duygusuyla mı hareket ediyor?

Macerayı seviyor olmanız lazım. Bu makinenin özelliklerini test etmeniz, yol yapmayı sevmeniz lazım. Seyahatten hoşlanmayan bir insan Harley�i almayabilir. Temmuz ayında 35 derece sıcakta, şehirlerarası yolda gitmek, bundan keyf almak belki de delilik. O sıcakta, o titreşimde, önünüzdeki arabanın egzonunu yutaraktan böyle bir yol katediyorsunuz. Olaya böyle baktığınız zaman bunun savunulacak ve övünülecek veya tavsiye edilecek hiç birşeyi yok görünüşte. Ama bu makineye bindiğiniz anda bunların hepsi flulaşıyor, bütün zorluklar sizin için önemsiz kalıyor.

HARLEY SAHİPLERİ GRUBU (HOG)

HOG aslında uluslararası bir kuruluş. Dernek çatısı altında gönüllü çalışmalar yürütüyor. Üç sene önce Harley Sahipleri Derneği ismiyle dernek oldu. Derneğin 7-8 maddelik disiplin yönetmeliği var. Başkasının özgürlüğü noktasına gelmeme, grubu kötü gösterecek davranışlarda bulunmama, yolda kendisine ve başkasına zarar verecek davranışta bulunmama gibi bir kaç madde var. Disiplin yönetmeliğine göre, Harleyci uzun yola giderken kaskını takacak, güvenlik kıyafetini giyecek, eğitim almış olacak.

HOG bir motosiklet eğlence kulübü olarak grup üyeleriyle geziler düzenlemeyi, o gezilerden elde edilen ufak tefek bağışlarla daha az şanslı insanlara yardım elini de uzatmayı amaçlıyor. HOG Başkanı Orhan Gezgin, etkinlikler kapsamında, bu yıl konserlerin, küçük yarışmaların ve eğlencelerin olduğu rallinin ikincisini 12 ile 16 Ağustos tarihleri arasında Parkorman�da düzenlediklerini söyledi.

200�e yakın motosikletin geldiği bu etkinliğin yanısıra bu yıl ilk defa Batı Karadeniz gezisi yaptık. Amasra, Sinop, Samsun ve Çorum�u gezdik. Çorum�da Hitit uygarlığını gezdik. Hititler iki tekerlekli aracı bulmuşlar, o araçlarla savaşmışlar. Oraya Harley ile gitmek ayrı bir keyif veriyor insana.

ORHAN GEZGİN KİMDİR?

Halen HOG�un başkanlığını yürüten Orhan Gezgin, aynı zamanda bir mimar. Otomobil, motor ve ahşap konularına özel merakı olan Gezgin�in, bir ahşap atölyesi var. 1954 Kastamonu doğuml olan Gezgin, 5-6 yıl Libya ve İran�da saha mühendisliğinden proje müdürlüğüne kadar çeşitli görevlerde bulundu. Türkiyede�de birkaç proje müdürlüğü yapan Gezgin, 13 yıl sonra STFA�dan 1995 yılında ayrıldı. Dekorasyon işleri yanısıra ev tekstili ile duvar kağıdı ithalatı yapan Lot firmasını eşiyle birlikte yönetiyor.

MOTOSİKLET ARAÇTAN SAYILMIYOR

Karayolları Genel Müdürlüğü�nün internet sitesinde araç hızları diye bir bölümü vardır. Küçük, büyük ve kamyon olmak üzere üç araç sıralar. Ancak arabadan farklı yapıda, ayrı bir ruhsat ve ehliyet ile kullanılan motosiklet, bir araç olmasına rağmen hız limitleri yok. Benim de trafikte bir araba kadar yerim var.

HARLEY TÜRKLER�DE ATIN KARŞILIĞI MIDIR?

Çelik atlar ifadesini kullanıyoruz. Bana sorarsanız atın yerini birşey tutmaz. Ama oturuş şeklinden, düştüğünüz zaman başınıza gelenden, atla bir benzerliği var. İkisi de insana heyecan verir. İkisinde de iyi geçinmeniz, dilini anlamanız lazım. Bindiğiniz motor ile aranızda bir dil kurmanız gerekiyor.